KENTSEL DÖNÜŞÜM
Türkiye, coğrafi konumu itibarıyla deprem kuşağında yer alan bir ülkedir. Geçmişte yaşanan yıkıcı depremler, özellikle 1999 Marmara Depremi ve 2023 Kahramanmaraş Depremleri, yapı stokunun büyük bir kısmının dayanıksız ve yönetmeliklere uygun olmadığını acı bir şekilde göstermiştir. Kentsel dönüşüm, bu gerçeğe karşı alınması gereken zorunlu bir önlem olarak karşımıza çıkmaktadır.
Güvensiz Yapılar Can ve Mal Kaybına Yol Açar Türkiye’de milyonlarca bina, eski inşaat yönetmeliklerine göre inşa edilmiş olup, günümüz standartlarına uygun değildir. Yetersiz malzeme kullanımı, hatalı mühendislik hesapları ve denetimsizlik, bu binaları adeta birer ölüm tuzağına çevirmektedir. Kentsel dönüşüm sayesinde riskli yapılar yenilenerek can ve mal güvenliği sağlanmalıdır.
Depreme Dayanıklı Kentler İçin Şarttır Her büyük deprem sonrasında binlerce insan hayatını kaybetmekte ve milyarlarca liralık ekonomik kayıplar yaşanmaktadır. Kentsel dönüşüm, yapıların depreme dayanıklı hale getirilmesini sağlayarak büyük felaketlerin önüne geçmek için en etkili çözümdür.
Plansız Kentleşmenin Sonuçları Türkiye’de hızlı ve kontrolsüz kentleşme, çarpık yapılaşmaya ve altyapı yetersizliklerine sebep olmuştur. Gecekondulaşma, düzensiz şehir planlaması ve altyapı eksiklikleri şehirleri yaşanmaz hale getirmiştir. Kentsel dönüşüm projeleri, modern şehircilik anlayışıyla daha güvenli, düzenli ve sürdürülebilir kentlerin oluşmasını sağlayacaktır.
Ekonomik ve Sosyal Kalkınmayı Destekler Kentsel dönüşüm, yalnızca binaların yenilenmesi değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal kalkınmanın da bir aracıdır. Yeni konut projeleri, istihdam yaratırken, altyapı ve ulaşım projeleri de şehirlerin gelişmesine katkı sağlar. Güvenli yaşam alanları oluşturulması, insanların refah seviyesini artırır ve sosyal huzuru sağlar.
Sonuç: Geleceğimizi Şimdi Şekillendirmeliyiz Kentsel dönüşüm bir lüks değil, zorunluluktur. Rant odaklı projeler yerine, bilimsel verilerle desteklenen, halkın güvenliğini ön planda tutan dönüşüm hareketleri hayata geçirilmelidir. Bugün harekete geçilmezse, yarın yaşanabilecek büyük felaketlerin vebali hepimizin üzerinde olacaktır. Şehirlerimizi yaşanabilir, güvenli ve modern hale getirmek için kentsel dönüşüme hız verilmeli, gereken tüm adımlar vakit kaybetmeden atılmalıdır.
